İran’da yetişen tıp âlimlerinden. İsmi, İmâdüddîn bin Mes’ûd Şîrâzî’dir. İmâdüddîn Şîrâzî, 1515 (H.921) senesinde doğup 1592 (H. 1000) yılında vefât etti.
Âile mesleği olan tıp tahsîlini tamamladıktan sonra, Şirvan Vâlisi Abdullah Hân İstâclî’nin emrine girdi. Daha sonra Şah Tahmasb’ın (1524-1576) emriyle Meşhed’de İmâm-ı Ali Rızâ’nın kabrine yakın kurulan hastânede çalıştı.
İmâdüddîn Şîrâzî, sâhasına hâkim ve çok bilgili bir tabib, ileri gelen bir yazar olduğu için; Hâce Hând Mahmûd, Bâbür Hükümdârı Ekber Şahın sarayının ileri gelen tabiblerinden Ebü’l-Feth Geylânî ve Safevî devrinin tanınmış tabibi Gıyâseddîn Mansûr Şîrâzî derslerinde bulundular. Tıb alanında yaptığı çalışmaların tamâmına eserlerinde yer verdi. Kendisi gibi oğlu Hâkim Muhammed Bikâî de tabib olup, göz hastalıklarında söz sâhibiydi. İmâdüddîn Şîrâzî’nin belli başlı eserleri şunlardır:
1. Şerhu Tasrîh-i Kânûn: İbn-i Sînâ’nın El-Kânûn adlı eserindeki anatomi ile ilgili bölümün açıklamasıdır.
2. Risâle-i Afyon: Farsça yazılan bu eserde, afyonun özellikleri, fayda ve zararları bildirilmektedir.
3. Risâlât-i Atşâk: Frengi hastalığı hakkında yazılan ilk eserdir. Ona göre daha önceki tabipler, bu hastalığı bildirmemiştir.
4. Kitab-üt-Teşrîh: Anatomiyi konu alır.
5. Risâle-i Cudrî: Çiçek hastalığı hakkında bir eserdir. İmâdüddîn, çiçek hastalığından bahseden pek az tabipten biridir.
6. El-Mürekkebât-uş-Şâhiyye: Şah Tahmasb’a ithâf edilen eser, İmâdüddîn’in en önemli eserlerinden biridir. 108 sahifeden meydana gelen eser, bir önsöz, yirmi beş bölüm ve bir sonsözden ibârettir.
Bunlardan başka:
1) Risâle-i Fâd-ı Zehr,
2) Risâle-i Yakûtî,
3) Risâle-i Cüb-i Çinî,
4) Risâle-i Atrilâl,
5) Risâle der Bâb-ı Kal’a-i Âsâr,
6) Risâle-i Emrâz-ı Sıbyân,
7) Risâle der Bâb-ı Semûm,
8) Sahîfet-üş-Şifâ,
9) Şerh-i Kanûnce,
10) Risâle-i Evzân ve Mikâ’îl,
11) Mücerrebât-i İmâdüddîn adlı eserleri vardır.
Bu yolda ve bu uğurda beraber olmak dileğiyle…
"Ne yanar kimse bana âteş-i dilden özge
Ne açar kimse kapım bâd-ı sabâdan gayrı"