On altıncı yüzyılda İslam aleminde yetişmiş astronomi ve matematik bilgini. İsmi, Behaeddin Muhammed bin Hüseyin bin Abdüssamed'dir. Aslen Hemedanlıdır. 1547 (H. 953) senesinde Lübnan'da bulunan Baalbek'te doğdu. Baalbek'teki Amil Dağına nisbetle Amili lakabıyla meşhur oldu. 1622 (H. 1031) senesinde İsfahan'da vefat etti.
Küçük yaştan itibaren ilim tahsiline başlayan Behaeddin Amili, on üç yaşına geldiği sırada çok güzel Arapça ve Farsça konuşup, eser inceler hale geldi. Hac için Hicaz'a gidip orada kaldığı müddet içinde din ilimlerini öğrendi. İslam aleminin meşhur ilim merkezlerini gezerek devrin büyük alimlerinden ilim öğrendi. İsfahan'a gittiği zaman, Şah Abbas Safevi ona bazı devlet vazifelerini teklif ettiyse de, ilimle meşgul olmayı tercih ederek kabul etmedi. Daha sonra alimlerin reisliği makamına getirildi. Arab dili grameri ve edebiyatını okuyup hikmet ve tarih alanında incelemeler yaptı. Daha ziyade fen, matematik, astronomi, cebir ve mantık ilimleriyle meşgul oldu. Devrinin alimleri arasında keskin zekası ile şöhret kazandı. Asrının bilim adamlarını güç durumda bırakan birçok matematik problemlerini çözdü. Hocası olarak kabul ettiği Kerhi'nin matematik ve cebirle ilgili eserlerini açıklayıp, yorumladı. Birçok konularda Kerhi'ye uymuşsa da bununla yetinmeyip kendi orijinal buluşlarını da ortaya koydu. Doğal tek tam sayılar ve doğal çift tam sayılar dizisinin toplamını veren ifadeyi formülleştirdi. Cebirsel denklemin yaklaşık gerçek kökünü bulma metoduna dair yeni bir usul ortaya koydu ve buna "tarikat-ül-Keffeteyn" (iki kefe usulü) veya "tarikat-ül-mizan-ir-Riyazi" (matematik terazisi usulü) adını verdi. Bu metodla çok hassas ve dakik çözümler ortaya koydu. Amili'nin bulduğu bu metod günümüzde, deneme yanılma yoluyla kök bulma ve çok dereceli denklemlerin çözümünde kullanılmaktadır. Ayrıca bu metod Avrupa ilim çevrelerince de kullanıldı. Ünlü İngiliz ilim adamı İsaac Newton, Amili'nin kitaplarını inceleyerek bu metodu öğrendi ve bundan istifade ederek yaklaşık hakiki kök bulma meselesinde; "Newton-Raphson Metodu" denilen yeni bir metod geliştirdi. Difransiyel ve integral hesaplamalardaki dakik, hassas ve sağlam sonuçlara götüren bu metod günümüzde bilgisayarlarda nümerik analizde çok kullanılmaktadır.
Ömrünü din ve fen ilimleri üzerinde araştırma yapmakla geçiren Behaeddin Amili, 1622 (H. 1031) senesinde İsfahan'da vefat etti. Tus'ta defnedildi.
Eserleri: Bütün vaktini okuma, inceleme, araştırma, deneme ve eser yazmaya ayıran Behaeddin Amili, hemen hemen her ilim dalı ile ilgilendi. Yazdığı eserleri bütün kütüphanelerde vardır. Eserlerinin başlıca özelliği, zor ve güç anlaşılan problemleri gayet akıcı ve açık bir ilmi metodla ele alıp, incelemesiydi. Otuzu aşan eserlerinden bazıları şunlardır:
1) Kitabu Hülasat-il-Hisab: Amili'nin en önemli eseri olan ve on bölümden meydana gelen bu eserin birinci bölümü temel hesaplama usulleri; ikinci bölümde kesirler; üçüncü bölümde bilinmeyenlerin hesaplanması; dördüncü bölümde çift hata metodu; beşinci bölümde açma ve çevirme yolları; altıncı bölümde yüz ölçümleri; yedinci bölümde ağırlıkların hesaplanması; sekizinci bölümde cebir yoluyla bilinmeyenlerin hesaplanması; dokuzuncu bölümde orijinal hesap metodları; onuncu bölümde bazı temel hesap misalleri anlatılmaktadır.
2) Kitabu Mülahhas-ül- Hisab vel-Cebr vel A'mal-il-Mesaha,
3) Kitab-ül-Keşkül,
4) Bahr-ül-Hisab,
5) Risaletün fi Tahkiki Cihet-il-Kıble,
6) El-Mülahhas fil-Hey'e,
7) Kitabün an-il-Hayat,
8) Tefsir-ül-Müsemma bil-Habl-il-Metin,
9) Haşiye ala Envar-it-Tenzil,
10) Miftah-ul-Felah,
11) Esrar-ül-Belaga,
12) Tehzib-ün-Nahv,
13)Tehzib-ül-Beyan.
Bu yolda ve bu uğurda beraber olmak dileğiyle…
"Ne yanar kimse bana âteş-i dilden özge
Ne açar kimse kapım bâd-ı sabâdan gayrı"