Sadr-ı cemi’ mürselîn Sensin yâ Resûlallah Bedr-i eflâk-i yakîn Sensin yâ Resûlallah
Nûrun serâc-ı vehhâc Âlemler sana muhtâc Sâhib-i tâc ü mi’râc Sensin yâ Resûlallah
Âyine-i Rahmânî Nûr-i pâk-i Sübhânî Sırr-ı seb’al-mesânî Sensin yâ Resûlallah
Şâhidin leyl-i Esrâ Sübhânellezî Esrâ Câmî’-i cümle esmâ Sensin yâ Resûlallah
Ey menba’-ı lûtf ü cûd Yerin makâm-ı Mahmûd Yaratılmıştan maksûd Sensin yâ Resûlallah
Canlar içinde cânan Ma’den-i ilm ü irfan Ceddim ve pirim sultan Sensin yâ Resûlallah
Açan râh-ı tevhidi Bulan sırr-ı tefrîdi Hüdâyî’nin ümmîdi Sensin yâ Resûlallah
Aziz Mahmud Hüdâî Efendi |
LUGATÇE
Sadr-ı cemî' mürselîn : Bütün peygamberlerin "aleyhimüsselam" başı, önderi.
Sirâc-ı vehhâc : Parıl parıl parlayan ışık, Efendimizin isimlerindendir.
Sâhib-i tâc ü mi'râc : Efendimizin "aleyhisselam" iki sıfatıdır, tâc ve mi'râc sâhibi demekdir.
Âyine-i Rahmânî : Allahü teâlâ'nın aynası
Nûr-i pâk-i Sübhânî : Allahü teâlâ'nın saf nûru
Seb'ul-mesânî : Sûre-i Fâtiha'nın bir ismidir
Leyl-i isrâ : Efendimizin "aleyhisselam" mi'râca çıktığı gece
Subhânellezî esrâ : Mi'râc hakkındaki sûre-i İsrâ'nın ilk âyetinin baş tarafıdır...
Câmi' cümle esmâ : Hakk'ın bütün isimlerine mazhar olan
Menba'-i lutf u cûd : Lutuf ve cömertliğin kaynağı
Makâm-ı Mahmûd : Resûl-i Ekrem'e "aleyhisselam" mahsûs en yüce makâm
Maksûd : Gâye
Ma'den-i ilm ü irfân : İlim ve irfân hazînesi
Râh-ı tevhîd : Tevhîd yolu
Tefrîd : Tevhîdin bir başka ifâdesi
Bu yolda ve bu uğurda beraber olmak dileğiyle…
"Ne yanar kimse bana âteş-i dilden özge
Ne açar kimse kapım bâd-ı sabâdan gayrı"