Kur'ân-ı kerîmin ellinci sûresi. Kâf sûresi, Mekke'de nâzil oldu (indi). Kırk beş âyet-i kerîmedir. Kâf harfi ile başladığı için Sûre-i Kâf denilmiştir. Sûrede; kâfirlerin inkârlarında inâd etmeleri, Allahü teâlânın varlık ve kudretinin delîlleri, geçmiş bâzı kavimlerin isyânları, insanın yaratılışı, Allahü teâlânın insanlara yakınlığı, ölüm ve ölümden sonraki hayat anlatılmaktadır. (İbn-i Abbâs, Râzî, Taberî)
Allahü teâlâ Kâf sûresinde meâlen buyurdu ki:
Andolsun insanı biz yarattık ve nefsinin kendisine fısıldadıklarını biliriz ve biz ona, boynundaki şah damarından daha yakınız. (Âyet: 16)
Kim Kâf sûresini okursa, Allahü teâlâ ona ölüm acılarını ve sarhoşluğunu hafifletir. (Hadîs-i şerîf-Kâdı Beydâvî Tefsîri)
Bu yolda ve bu uğurda beraber olmak dileğiyle…
"Ne yanar kimse bana âteş-i dilden özge
Ne açar kimse kapım bâd-ı sabâdan gayrı"