Kur'ân-ı kerîmin on dördüncü sûresi. İbrâhim sûresinin 28 ve 29. âyetleri Medîne'de, diğerleri Mekke'de nâzil oldu (indi). Elli iki âyet-i kerîmedir. Otuz beşten kırk bire kadar olan âyetler İbrâhim aleyhisselâmın duâsını ihtivâ ettiği için İbrâhim sûresi denilmiştir. Sûrede; Allahü teâlâya, peygamberlerine ve âhiret hayâtına îmân konuları ve İbrâhim aleyhisselâmın duâsı bildirilmektedir. (İbn-i Abbâs, Taberî)
Allahü teâlâ İbrâhim sûresinde meâlen buyuruyor ki:
Allah'a îmân etmeyenlerin yaptıkları faydalı işler, fırtınalı bir günde rüzgârın savurduğu küller gibidir. Âhirette o işlerin hiçbir faydasını bulamazlar. (Âyet: 18) İbrâhim sûresini baştan sona kadar okuyana, sayısız çok sevâb verilir. (Hadîs-i şerîf-Envâr-ut-Tenzîl)
Bu yolda ve bu uğurda beraber olmak dileğiyle…
"Ne yanar kimse bana âteş-i dilden özge
Ne açar kimse kapım bâd-ı sabâdan gayrı"